.Genel

‘’Değişimin Yeni 100 Yılı’’ Perspektifiyle Meslek Tercihi

 

1950’li – 60’lı yıllarda zorunlu eğitimi bitiren bir genç, birkaç sokak ileride tanıdık bildik bir esnaf veya zanaatkârın yanında çırak olarak çalışma hayatına katılır, kalfalık ve ustalık geliştirir çoğunlukla yeni bir iş yeri açmak suretiyle 30-40 yıl aynı meslekte, kendi dükkanında çalışma ömrünü tamamlardı.

Elektrik ve otomasyonun yaygınlaşmasıyla çalışma kültürü ve mesleki yaklaşımlar da değişime uğradı. Büyük üretici markalar ve satış organizasyonları yeni uzmanlık alanlarına yepyeni kadrolaşmalara sebep oldular. Özgeçmiş yazmak ve kariyer planlamaları zorunluluk halini aldı. 1960-2010.

Taşınabilir cihazlarda internet erişimi, uygulamaların yeteneklerini hızla zenginleştirerek güçlendirmeyi sürdürüyor. Banka, devlet-vatandaş ilişkileri, araç kiralama, kıyafet alışverişi ve yemek siparişlerinin gelişimi malum. Dijital uygulama kullanımı bilhassa Türkiye’de 60 yaş üstü %65 e ulaştı.

Ulaşımın hızlanması, erişim izinlerinin güvencede olması ile dijitalleşme dönüşümü kolay ikame edilebilir ‘’iş’’ leri dijital bünyeye taşımayı başarıyor. Taşınma büyük firmalarda ağır aksakta olsa da küçük ve yeni işletmelerde hızla ilerliyor, her şey değişiyor!

Hızlanan ve yaygınlaşan teknoloji, kariyer yapılanmasında da önemli bir unsur haline geldi. Elektronik Teknoloji sektörü kendisine ait hiyerarşisini geliştirirken beraberinde birçok sektörün iş yapma modellerini de etkileyerek ‘’Ortak çalışma kültürü’’ nü zorunlu hale getiriyor.

Böylelikle, çalışma disiplinleri için kapsayıcılık, esneklik ve yılmazlık gibi değerler olmazsa olmaz yetkinlikler olarak benimseniyor.

Şu an iş dünyasında profesyonel çalışma alanlarının müşterek gündemi ‘’Ortak çalışma kültürü’’ oluşturmak.

Bu değişim ve dönüşüm hızından çalışma hayatı içinde ‘’meslekler’’ ve ‘’yetkinlikler’’ de nasibini alıyor, Harvard Business Review de meslek ömürlerinin 7-10 yıl kadar yetkinlik ömürlerinin ise en çok 5 yıl kadar olduğu yayınlandı.

Demek oluyor ki 50 yıllık iş ömründe 3 defa mesleki değişim ve dönüşümle yüzleşmek kaçınılmaz. Nasıl yani diye düşünmeyin, erkeklerde yaşlılık 74 olarak ölçülüyor.

2023 yılı iş fırsatları ve tercihleri ölçmek amacıyla 90K+ kişi ve 160 ülkede yapılan bir araştırmada (BCG+The Network) Global katılımcıların %70’i ve Türkiye’den katılımcıların %67’si ideal kariyeri iyi bir İş-Hayat dengesine sahip olmak şeklinde tanımlıyor. Adaylar için İş-Hayat dengesinin eksikliği, kariyer fırsatlarının eksik olmasından bile daha önemli.

Anlaşılan o ki; ‘’İnsanlar artık çalışmak için yaşamıyor, yaşamak için çalışıyor’’ 

ABD ve gelişmiş Avrupa ülkelerinde yetenek açığı %70 kadar, Türkiye’de %75 olarak ölçülüyor (HBR)

(BCG+The Network) anketinde Global sonuçlarda katılımcıların %39’u, Türkiye özelinde katılımcıların %44’ü aylık veya haftalık olarak iş teklifi aldığını belirtiyor.

En çok talep gören yetenekler bilişim ve satış departmanlarında çalışanlar olarak öne çıkıyor.

             

Meslek tercihleri İş-Hayat dengesine göre tercih edilmek istendiğini araştırma rakamlarından anlıyoruz. Son bir birkaç yıldır ‘’bir lisans eğitimim olsun da sonrası hayırlısı’’ diyerek hareket edenlere pek şahit olmuyoruz, kıtlığı yaşanan meslekler için kişinin kendini tercihe zorlaması pek iyi sonuçlar vermiyor. Üniversite sınavlarında alınan sonuçlar üzerinden ‘’puanım ziyan olmasın’’ diye tercih yapmayı da aynı nedenlerden uygun bulunmuyor.

En doğru karar, zamanı ve kişiye ait değerler üzerinden İş-Hayat dengesi yakınlığı anlaşılan meslek tercihleri diyebiliriz. Duyup gördüklerimden anladığım; beklentiler- mevcut durum- seçenekler üzerinden kafa yoranların çoğunluğu böyle düşünüyor.

İş alanında meslek ve yetkinliklerin değişim ve dönüşüm hızını göz önünde bulundurarak çalışma yıllarında biriken deneyimlerin ne denli kaynak olabileceği sürekli hatırda kalmalı yeniliklere açık öğrenmeye gayretli olmak elzem diye inanıyorum. Kişisel yetenekler için de zaman ayırmak yerinde olacak. Misal, mesleğiniz ait olduğunuz sektör çevresinde olan biteni umursamak, değer katan etkinliklere katılmak, belki birilerine yardımcı olmak gibi uğraşlar edinmek meslek erbabına maddi külfet ve ilave sorumluluklar getirmediği gibi eğlenceye dönüşebilir.

2023 yılında meslek tercihleri yapmak üzere düşünen ve araştırma yapan meraklı genç kardeşlerimizin zamanı ve çevreyi daha iyi anlamaları ve fırsatları fark etmelerini sağlayacak, yaklaşımlarında bir perspektif, birer ‘’lens’’ niteliğinde birkaç önermede bulunabilirim, şöyle ki;

  • Sosyoloji merakımı mazur görün, Sürdürülebilirlik ilkelerine uygun meslekler seçmeye özen göstermenizi öneririm. Çevre dostu, enerji verimliliği veya toplumsal sorunlara çözüm odaklı meslekler tercih edinmeye ısınan gezegenin misafirleri bizlerin çok ihtiyacı var.
  • Teknoloji hızla ilerliyor, bu nedenle teknoloji odaklı mesleklerdeki yeteneklerden yakın olduğunuzu düşündüklerinizi dikkatle inceleyin derim. Misal veri analitiği, yapay zeka, uygulama geliştirme, dijital pazarlama gibi beceriler en fazla ihtiyaç duyulan pozisyonlar.
  • Şayet mümkünse kendinizi mutlu edecek, tutkulu olduğunuz ve ilgi duyduğunuz alanları değerlendirin. İşinizde keyif alabileceğiniz ve motivasyonunuzu yüksek tutabileceğiniz meslekleri seçmeye çalışın. Kendi ilgi alanlarınızı ve yeteneklerinizi dikkate alın. Lezzetli yemekler hazırlama, müzikle ilgilenme veya doğa ile bağlantı kurma gibi hobilerinizi meslek seçiminizde değerlendirmeyi de düşünebilirsiniz.

En önemlisi, sizi mutlu edecek ve tatmin sağlayacak bir mesleği seçin. Yetenekleriniz, ilgi alanlarınız ve değerlerinizle uyumlu olan meslekleri önceleyin.

  • Kendinizi sürekli olarak geliştirebileceğiniz, öğrenme fırsatları sunan meslekleri tercih edin. Mesleğinizdeki değişimlere adapte olabilecek ve yeni beceriler edinebileceğiniz alanları gözlemleyin, bunu yapabilirsiniz. İşgücü trendlerini takip edin ve gelecekte hangi mesleklerin talep göreceğini araştırın. Otomasyon ve yapay zeka gibi faktörlerin etkilerini göz önünde bulundurun. Z kuşağı olarak bu tarz bir yaklaşım için zorlanmayacaksınız.

Bu makalenin ana teması budur, yukarıda da açıklama yazdım.

‘’Ortak çalışma kültürü’’ nden bahsetmiştim, iş dünyasında işbirliği ve takım çalışması önemli bir rol oynuyor. Z Kuşağı Kuvvacı ve mefküreci özellikleriyle iyi iletişim ve işbirliği becerilerine öncelikli ihtiyaç duyan meslekleri değerlendirebilir.

  • Sıradışı tasarım gücünüzü(creative) kullanabileceğinize inancınız varsa, insanların hayatını etkileyen veya insanlarla doğrudan etkileşimde bulunabileceğiniz meslekleri düşünebilirsiniz. Z Kuşağına bu hiç zor gelmeyecektir. İlerleyen teknolojik gelişmeleri takip ederek, yenilikçi ve teknolojiye odaklı mesleklerde yer almayı düşünmeniz hiç fena olmaz.

İnsanların ihtiyaçlarını karşılayan meslekleri tercih etmek en iyi fikir diyebilirim. Müşteri deneyimi, sağlık hizmetleri, eğitim ve sosyal hizmetler gibi alanlara odaklanabilirsiniz. Bütün satıcılar, insanların ihtiyaçlarını satarlar.

  • Mesleğinizin topluma ve çevreye sağlayacağı katkıyı gözlemleyin. İnsanların hayatını iyileştirebilecek, toplumsal sorunlara çözüm üretebilecek veya etik değerlere önem veren meslekleri tercih edebilirsiniz. Sosyal girişimciliğe kendini yakın hissedenlere özellikle tavsiye ediyorum.
  • Aynı iş yerine her gün gitmeyi düşünmeyenler İş dünyasında esnek çalışma düzenlerine ve uzaktan çalışma imkanlarına önem veren meslekleri araştırın. İş ve hayat dengesini sağlama fırsatı sunan mesleklere
  • Türkiye milli teknoloji hamlesiyle özellikle kendi bölgesinde önemli bir güç elde ederek birçok konuda denge unsuru olmayı başardı. Yeni ticaret ve yatırım anlaşmaları başarıyla devam ediyor.

Küresel bir perspektifle yakın coğrafyamızda ve dünyada çalışabileceğiniz yepyeni meslekleri değerlendirmekte fayda var. Farklı kültürlerle etkileşimde bulunabileceğiniz, yurtdışı çalışma imkanları sunan veya uluslararası projelerde yer alabileceğiniz meslekler keşfedebilirsiniz.

  • Finansal hedeflerinizi göz önünde bulundurarak, seçmek istediğiniz bir meslek varsa, gelir potansiyelini çok yönlü değerlendirin. Ancak sadece gelir odaklı bir değerlendirme yapmak yerine diğer kriterleri de dikkate almanızı öneririm, finansal odaklı yönelimlerin başarı oranı pek azdır. Bir probleme, bir ihtiyaca çözüm bulmayı düşünmek en kestirme yol olarak deneyimlediğimi ifade etmek isterim.

Değişimin yeni 100 Yılında meslek tercihinizin hayırlı olması duasıyla.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir